Türk kültüründe çok önemli bir yeri olan hamam, sağlığımıza etkileri ile gerçekten çok faydalıdır. Hamamda, sıcak hava ve buharın etkisi ile vücudunuzda gözenekleri dolduran tüm kirler yumuşar. Yapılan kese ile tüm gözenekler açılır. Böylece hem cildiniz ölü deriden arınır hem de daha fazla oksijen alır. Hamam, kas gerginliklerini ve ağrılarını giderir, kısıtlı eklemleri açar, lenf sistemi temizliğini ve kan dolaşımını artırır. Astım yada alerjik durumlardan dolayı oluşan sinüs tıkanıklıklarını azaltır, cildin genç ve taze kalmasını sağlar.
Buhar odasındaki nem oranının yüksekliği sayesinde ciltteki nem kaybı az olur ve cilt dışarıdan da aldığı nem sayesinde toksinleri vücuttan uzaklaştırırken sıvı kaybına uğramaz. Ayrıca dolaşım sistemi hızlanır ve kandaki oksijen miktarı artış gösterir. Vücutta artan oksijen ise spor sonrasında kaslarımızda birikmiş olan laktik asidin daha hızlı parçalanmasını sağlar. Ancak buhar odasını kullanırken dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Ortam neminin çok yüksek olması nedeniyle buhar odası kullanımının 15 dakikadan daha fazla olmaması gerekmektedir.
Buhar odası terapisinin kan basıncını düşürdüğü ve kalbi daha sağlıklı tuttuğu yanı sıra ülserler gibi yaralar nedeniyle kırık cilt dokusunun onarılmasına yardımcı olduğu da gösterildi.
Hem buhar odaları hem de saunalar ısı nedeniyle bir kişiyi terletir. Terleme gözenekleri açar ve dış cildi temizlemeye yardımcı olur. Sıcak yoğunlaşma, kir ve ölü deriyi durulamaya yardımcı olur ve akne tedavisinde kullanılır.
Genellikle egzersiz yaptıktan sonra bir kişinin kasları boğazını hisseder. Bu ağrı, kas ağrısı olarak bilinir ve hızlı ve sağlıklı bir iyileşme sağlamak için kasları rahatlatmak önemlidir.
Egzersiz öncesinde bir buhar odası da kullanılabilir, zira egzersiz öncesi ısınma gibi eklemleri gevşetir ve esnekliği arttırır.
Bir buhar odası, strese tepki olarak salınan hormon olan kortizol seviyesini de düşürebilir. Kortizol seviyesi düştüğünde insanlar daha fazla kontrole, rahatlamaya ve gençleşebilirler.
Buhar odasındaki ısı vücudun etrafındaki mukoza zarlarını açar. Bu, birisinin daha derin ve kolay nefes almasını sağlayacaktır.
Buhar odaları, sinüslerde ve akciğerlerde tıkanıklığı parçalayacak ve bu nedenle soğuk algınlığı tedavisi ve nefes almaya yardımcı olmak için kullanılabilir.
Bir kişi buhar odasında olduğunda kalp atış hızı artar. Egzersizden sonra bir buhar odası kullanırlarsa, kalp atış hızı yükselebilir.
Uzmanlar, sağlıklı bir egzersiz programının yanında kullanıldıklarında, buhar odası tarafından üretilen ısı ve vücudun kendine özgü terlemesinin vücudu uyararak sağlıklılığı artıracağını bulmuşlardır.
Sauna bir kişiyi rahatlatır, zihin ve bedenini yeniler. Saunadaki ısının ağrıyan kasları gevşettiği bilinmektedir. Sauna sonrası daha rahat uyuyabilirsiniz ve ertesi gün boyunca taze ve enerjik hissetmenizi sağlar.Sauna, vücuttan toksinleri uzaklaştırır. Kan dolaşımını hızlandırır ve dolayısıyla vücudun çeşitli organlarına oksijen akışını arttırır. Bu büyük ölçüde bir kişinin nefes kalitesini artırır. Bir çok hastalığın temel nedeni olan anksiyete ve stresi azalttığı bilinmektedir. Ayrıca sauna vücuttan toksinlerin ve atıkların atılmasını sağladığı için böbreklere düşen yük azalır.
Sauna, derideki kılcal damarları genişletir ve kan basıncınızı dengeler. Vücut ısınız 1-2 derece artarak mikrop ve virüslere karşı savunma sisteminizi güçlendirir Hasta iken veya olmak üzereyken sauna ilaç vazifesi görecektir.
Sauna insan sağlığına olumlu yönde birçok etkisi vardır. Saunanın romatizmadan uyku bozukluğuna gerginlikten depresif sıkıntılara kadar, birçok konuda sağlığımız ile ilgili problemlere karşı iyileştirici ve tedaviye yardımcı olacak şekilde etki gösterdiği bugün birçok sağlık uzmanı tarafından kabul görmektedir. Sauna günün stresinden ve sorunlarından sıyrılıp sıcak, nemli ve ahşap bir oda içerisinde hem terleyerek hem de gevşeyerek dinlenmenizi ve rahatlamanızı sağlayan bir sağlık kabinidir. Saunanın yararları eski çağlardan beri insanlar tarafından bilinmektedir ve depresif bozukluklar, kireçlenme, romatizma gibi daha birçok hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır. Saunanın yararları kullanım şekillerine göre aşağıda sıralanmıştır. Başta kan dolaşımını hızlandırarak vücudunuza zindelik kazandırır.
Dış görünümdeki değişiklikler hemen fark edilir. Zayıflamaya yardımcı olur. Çeşitli fonksiyon bozukluklarında (astım, baş ağrısı, yüksek tansiyon vb.) pozitif etki yapar. Ancak saunanın etkileri doğru uygulandığında pozitif olur
İnsan sağlığına koruyucu vücudumuzun doğayla uyum içinde yaşama hazırlayıcı stresin giderilmesinde önemlidir. Oturarak kaliteli şekilde terlemenin avantajları çoktur.
Saunaya ilk olarak başlayanların yatarak saunada kalmaları daha uygundur. Bu şekilde vücudun her bölgesine aynı sıcaklık uygulanmış olur.
Finlandiya’nın geleneksel Fin hamamı olarak bilinen Sauna, yoğun iş günlerinin kurtarıcısı, rahatlamak amacıyla aranan huzurlu bir ortamdır. Sauna cildin gözeneklerini açarak ölü hücreleri temizlerken nemlenen hava ile rahatlama sağlarlar. Genel olarak saunanın prensibi nemlenen hava ile terlemeyi sağlayarak vücuttaki toksin maddeleri ter yoluyla uzaklaştırmaktır. Ahşap malzemeden tasarlanmış küçük odalar halinde yapılan saunaların olmazsa olmazı sauna sobaları ve sauna ısıtıcılarıdır. Sauna sobalarının üzerine konulan sıcak taşlar, ısıyı hapsederek ortamın uzun süre sıcak kalmasına katkıda bulunur.
Sauna içerisinde sıcak ve kuru havanın bulunduğu ,insanların rahatça yatıp oturabilecekleri kadar büyüklüğü olan ahşaptan yapılmış bir çeşit sıcak hava banyosudur. Genel olarak saunada sıcaklık 40 ile 90 C derece arasındadır. Hararet tavan yüksekliğinde 100 C dereceyi bulur.
Saunanın bir Fin-Sami kelimesidir. 6000 yıllık bir geçmişi olduğuna inanılmaktadır. Tarihsel veriler saunanın diğer insanlar tarafından fark edilmesini şöyle açıklamaktadır; MÖ ilk yüzyılın sonlarında Finlandiyalılar Orta Avrupa ile ipek ticareti yapmaya başlamışlardır. Böylece Fin kültürü de açığa çıkmıştır. Sauna banyosu bir ter banyosudur. Bir ateş kaynağıyla ısıtılan taşlar ve küçük bir odanın bu taşlarla ısıtılması prensibine dayanır.. Amerikan bilimadamlarına göre de ter banyosunun kaynağı Amerika'dır. Taş Çağı zamanlarında Amerikan yerlilerinin Bering Boğazı'nı geçerek Asya'daki yaşamı oluşturduğuna inanmaktadırlar. Daha sonra Asya'dan Avrupa'ya göç yaşanmış ve değişik ırklar oluşmuştur. Buna göre ter odaları kültürü de Amerika'dan yayılmıştır. Dediğim gibi bunun kesin bir kanıtı yoktur.
1500'lü yıllarda Klaus Magnus şöyle yazmıştır: Banyo kullanımı dünyanın hiçbir yerinde, Kuzey topraklarında olduğu kadar önemli olmamıştır. Kişisel ve halka açık banyolar iyi donanımlıdır. Önemli kişilerin banyolarında taze ve temiz sular bulunur, etrafı özenli bahçeler ve çiçeklerle bezenmiştir. Kasaba ve köylerde nüfusa orantılı halka açık banyolar vardır.
Yüzyıllardır düzenli kullanımı sonucu saunalar manevi bir kimlik kazanmışlar. Şu sözler bugün halen Finlandiyalılar tarafından bilinmektedir; Jokaisen on kayttaydyttava saunaa samalla tavalla kuin kirkossa. (Saunadaki kimse kendini kilisede gibi hisseder.). Bunun gibi başka özdeyişler de mevcuttur; Eğer sauna, liquor (hafif Fin birası) veya çam reçinesi işe yaramazsa, o hastalık sizi öldürebilir. Her türlü ağrının, acının, moralsizliğin, sıkıntının ihtiyacı olan şey saunadır, o yardımcı olmazsa hiçbir şey olmaz.
19. yüzyılda Avrupalı gezginler Fin kültürü olan saunayla oldukça ilgilenmişler ve yazılarında çokça bahsetmişlerdir. İlgiyi çeken saunanın kendisi değil, sosyal yaşama olan katkısıdır. Fransız yazar Paul B. Du Chaillu The Land of the Midnight Sun? isimli kitabında saunayla ilgili geniş bilgilerden sonra şundan bahseder; Banyo evi, binanın dışında kendi başına bir kulübedir, ateşe karşı bir güvenlik tedbiri olarak. Her Cumartesi akşamı Kuzey ülkelerindeki her birey aynı eylemi geleneksel olarak paylaşır; banyo. Yanlarında kaldığım ailenin komşusu bir akşam şöyle seslendi; Palulu, bugün bizimle banyo yapın. Palulu da; Tamam, olur, dedi. Bahsettiğim aile oldukça geniş bir aileydi ve birlikte banyo yaptık. Burada saunasız bir sosyal yaşam düşünülmüyor.
19. yüzyılın ortalarında tüm Avrupa'yı etkisi altına alan sosyalizm, saunayı Finlandiya'nın milli sembolü haline getirmiştir. Hızla yaygınlaşan sauna kültürüne 19. yüzyılın sonlarında Sanayi Devrimi yardımcı olmuştur. Metal dış yüzeyli sauna sobaları, sauna sayısının artışına cevap vermiş, saunanın her yerde yapılabilmesine olanak tanımıştır. Halka açık çok kişilik saunalar yüksek kapasiteli sobalar sayesinde hızla çoğalmıştır.
1930'larda ilk elektrikli sobanın yapılmasıyla sauna üretimi 3.evresine girmiştir. Birinci ve İkinci Dünya savaşlarıyla, sauna, dünyanın her yerinde tanınma fırsatı bulmuştur. Bunun en önemli sebebi tabii ki Fin askerlerin morallerini düzeltmek ve kendilerini evlerinde hissetmelerini sağlamak amacıyla ordunun cephelerde yaptığı savusaunalardır (büyük saunalar).
20.yüzyılda Finliler sauna ve sauna sobası ticareti yapmaya başlamışlardır. Günümüzde Finlandiya'da 300 den fazla sauna sobası firması yılda 10.000 nin üzerinde soba üretmektedir. Finlandiya'nın soba satmadığı sadece birkaç ülke vardır, komşuları Rusya bunlardan biridir.
Finlandiya İstatistik Enstitüsüne göre; 5,2 milyon nüfuslu Finlandiya'da 1,212 milyon sauna evlerde ve 800.000 sauna da işyerleri ve kurumsal alanlarda bulunmaktadır (2002 verileri). Kişi başına 0,42 sauna düşmektedir ki bu oran Finlandiya'daki taşıt sayısı/nüfus oranına çok yakındır.
Copyright 2021 Netsa Havuz. Tüm Hakları Saklıdır. Bacom Bilgisayar